makamlı okumak ne demek?
- Intonate, intone.
makam
- Mevki, kat, yer
- Klasik Türk müziğinde bir müzik parçası veya şarkının işleniş biçimi.
- Kat, orun.
- Durulacak yer.
- Place.
- Office.
- Quarter.
- Station.
- Chair.
- Strain.
makam arabası
- Yüksek makamdaki bir kimse için ayrılan araba, makam otomobili.
- Official car.
okumak
- Yazıya geçirilmiş bir metne bakarak bunu sessizce çözümleyip anlamak veya aynı zamanda seslere çevirmek
- Yazılmış bir metnin iletmek istediği şeyleri öğrenmek
- Bir konuyu öğrenmek için okulda, bir öğretmenin yanında veya yazılı şeyler üzerinde çalışmak, öğrenim görmek
- Şarkı, türkü, şiir vb.ni sesli olarak veya ezgi ile söylemek
- Bir şeyin anlamını çözmek.
- Hastalığı iyi edeceğini ileri sürerek okuyup üflemek, üfürükçülük etmek.
- Bazı belirtilerle bir anlamı, gizli bir duyguyu anlamak, kavramak
- Sövmek, küfretmek.
- Read.
- Study.