mahsur kalmak ne demek?
- Kuşatılmak, sarılmak, çevrilmek.
- To be stuck (in).
mahsur hesap
- Bk. tutuklu sayışım
mahsur
- Kuşatılmış, sarılmış, çevrilmiş.
- Fersiz göz. Yorulmuş, uzun uzadıya bakmaktan donuklaşmış ve göremez olmuş göz.
- Confined.
- Cut off.
- Stuck.
- Stuck in.
kalmak
- Olduğu yeri ve durumu korumak, sürdürmek
- Zaman, uzaklık veya nicelik belirtilen miktarda bulunmak
- Konaklamak, konmak
- Oturmak, yaşamak, eğleşmek
- Hayatını sürdürmek, yaşamak.
- Varlığını korumak, sürdürmek
- Oyalanmak, vakit geçirmek
- Sınıf geçmemek.
- 1) yapılması düşünülmüş olduğu hâlde yapılmamak; 2) kararı bağlandığı hâlde uygulanmamak.
- Stay.