mürver özü yuvarlagi ne demek?
- Pitch ball
pitch
- Taş döşemek (yol)
- Kur yapmak
- Akort etmek, perdesini ayarlamak (ses)
- Sunmak (mal)
- Eğimli olmak
- Sokaklarda satmak
- İnsan kulağının algıladığı biçimiyle herhangi bir notanın ses frekansı değeri.
- Düşmek, yalpalamak, sendelemek
- Ziftlemek, ziftle kaplamak
- Zift
mürver
- Hanımeligillerden, yaprakları karşılıklı, demet durumundaki beyaz çiçeklerinden hekimlikte yararlanılan, meyvesi zeytine benzer bir ağaççık (Sambucus nigra).
- Elder.
mürvet
- Bkz. mürüvvet
- Yiğitlik, kişilik, mertlik
öz
- Bir kimsenin benliği, kendi manevi varlığı, iç, nefis, derun, varoluş karşıtı
- "Kendine, kendi kendini" anlamlarında birleşik kelimeler türeten bir söz.
- Bir şeyin en kuvvetli veya kıvamlı bölümü, hülasa, zübde.
- Çıbanların içinde ölmüş dokudan oluşan irinle birlikte çıkan parça.
- Kendi, zat
- Bir şeyin temel ögesi, künh, zübde
- Bitkilerin kök, gövde ve dallarının boydan boya ortasında bulunan, hafif, gevrek ve çoğu yumuşak bölüm.
- Kan bağı ile bağlı olan, üvey olmayan
- İçine, arılığını, saflığını bozacak hiçbir şey karışmamış olan, saf, arı.
- Dere, çay.