libration point ne demek?
- Sallantı noktası
sallantı
- Sallanma işi.
- Sürüncemede bırakma, savsaklama.
- Rocking.
- Rolling.
- Quandary.
- Swinging.
- Swaying.
- Undulation.
- Tottering.
- Wobbling.
libration
- Titreşim
- Denge
- Muvazene
- Sallanım
librate
- Terazi gibi sallanmak, titreşmek
point
- Işaret etmek, göstermek
- Yöneltmek
- Hedefe nişan almak
- Duvar taşları arasını çimento ve harç ile doldurmak
- Ucunu sivriltmek
- Hareketsiz durup avın yerini göstermek(av köpeği),ferma etmek.point at parmakla işaret etmek
- Tüfeğin namlusunu hedefe çevirmek.point a gun tüfekle nişan almak
- Sivri uç,burun denize uzanan burun
- Nokta
- Sivri uçlu şey