sallantı ne demek?
- Sallanma işi.
- Sürüncemede bırakma, savsaklama.
Rocking.
Rolling.
Quandary.
Swinging.
Swaying.
Undulation.
Tottering.
Wobbling.
sallanma
- Sallanmak işi.
- Sallanma hareketi.
- Çevirim sırasında alıcının istenilenin dışında kıpırdanmasından doğan durum. (Bunun sonunda sallantılı bir görüntü ortaya çıkar).
Unsteadiness, camera shake.
Agitation.
Shake.
Sway.
Swing.
Toss.
Wabble.
sallantı ay sallantısı
- Ay'ın arka yüzeyinden, doğu ya da batı, kuzey ya da güney parçasının art arda sırayla görünmesi.
Libration.
Libration
sallantı noktaları
- Üç cisim probleminde, iki cisme göre üçüncü cismin dengede kalabileceği beş nokta.
Libration point, point of libration.
Point de libration