leke gözlü ne demek?
- Göz lekeli rasbora.
- Rasbora dorsiocellata
göz
- Görme organı.
- Bazı deyimlerde, görme ve bakma.
- İyi veya kötü nitelikler, tutkular, duygular anlatan bakış.
- Bakış, görüş.
- Suyun topraktan kaynadığı yer, kaynak
- Delik, boşluk
- Çekmece.
- Terazi kefesi.
- Bk. ada.
- Kartlar üzerinde açılan ve içerisine mikrofilm parçası geçirilen delik.
leke getirmek
- Yüz kızartacak, onur kıracak durumla karşılaşmak.
leke bölgesi
- Güneş yüzeyinde lekelerin görüldüğü alanları içine alan yöre.
- Spot zone.
- Zone royale
gözlü
- Gözü olan.
- Herhangi bir biçimde veya renkte gözü olan.
- Bölmesi veya gözleri olan.
- Deliği olan.
- Having an eye.
- Eyed.
Türetilmiş Kelimeler (bis)
leke getirmekleke bölgesileke çıkarıcıleke çıkmamışleke etkinliğilekeleke olmakleke oluşturmakleke sürmeleke sürmekleklekalekaliklekanetgözlügözlü burgugözlü kartgözlü sahne vidasıgözlü vidagözlükgözlük camıgözlük kullanmakgözlük sapıgözlük takmakgözlegözle alıntıgözle görülebilirgözle görülürgözle görülür biçimde