layığını bulmak ne demek?
- Dengini, yaraşır eşini bulmak.
- Hak ettiği cezayı bulmak
İster misin, Tayfun'un da gözüne ilişsin, layığını bulmuş diye sevinsin?
Sermet Muhtar Alus - [layığını bulmak] get one's deserts.
- Get one's deserts.
layıh
- Osmanlıca'da yazılışı: lâyıh.
- Hatıra gelen.
- Meydanda.
- Aşikar.
- Parlak.
layıha
- Düşünülen veya tasavvur edilen bir şeyin yazılması. Tasarı. (Osmanlıca'da yazılışı: lâyıha)
bulmak
- Arayarak veya aramadan bir şeyle, bir kimse ile karşılaşmak
- Bir şeyi elde etmek.
- Kaybedilen bir şeyi yeniden ele geçirmek.
- Varlığı bilinmeyen bir şeyi ortaya çıkarmak, keşfetmek
- İlk kez yeni bir şey yaratmak, icat etmek.
- İstenilen şeye kavuşmak, nail olmak
- Bir yere, bir noktaya erişmek, ulaşmak
- Herhangi bir görüşe, bir yargıya varmak
- Invent.
- Discover.