lam ile lamel ne demek?
- Mount
mount
- Üzerine çıkmak, bindirmek, çıkmak, binmek
- Düzenlemek, çerçevelemek
- Binmek, ata binmek
- Üzerine yerleştirmek, oturtmak
- Takmak
- Monte etmek, kurmak
- Üzerine koymak, oturtmak
- Üzerine yapıştırmak, çerçeveye geçirmek
- Lam üzerine yerleştirmek, incelemek üzere lam hazırlamak
- Taşımak
lam
- Mikroskopta incelenecek maddelerin üzerine konulduğu dar, uzun cam parçası.
- Dar, çok ince metal parça.
- Arap alfabesinin yirmi üçüncü harfinin adı.
- Çeşitli preparatların hazırlanması ve mikroskobik incelemelerin yapılması için kullanılan belirli ölçütlerdeki cam malzeme.
- Kur'an alfabesinde yirmialtıncı harf olup, ebcedi değeri otuzdur. (Osmanlıca'da yazılışı: lâm)
- Microscop slide.
- Microscope slide.
- To beat soundly; to thrash.
- Lymphangioleiomyomatosis.
- Louisiana Maneuvers.
lam into
- Saldırmak, fırça atmak, dövmek
ile
- Kelimenin sonuna geldiğinde birliktelik, beraberlik, araç, sebep veya durum anlatan cümleler yapmaya yarayan bir söz
- Bazı soyut isimlere getirildiğinde durum bildiren zarflar oluşturan bir söz.
- Cümle içinde aynı görevde bulunan iki ögeyi birbirine bağlamaya yarayan bir söz.
- By means of.
- Hereby.
- Upon.
- With.
- Together with.
- Withal.
- Plus.
lamel
- Mikroskopla yapılan incelemede bazen lamların üstüne kapatılan dört köşe, küçük ve ince cam parçası.
- Çok ince tabaka.
- İnce yaprak, tabaka. Lamina.
- Preparat hazırlanması ve preparatların üzerlerinin kapanması için kullanılan belirli ölçütlere sahip ince cam malzeme.
- Cower glass, coverslip.
- Cover glass.
- Lamellar.
- Lamel.
- Thin glass cover (for a microslide.
- See Lamella.
Türetilmiş Kelimeler (bis)
lamlam intolam kümelenme testilam üzerine sürülen maddelamalama askılama boru askısılama demirilama glamalama glama pacoslala akallla antigensla antijenlerila bel tubeileile ayniile ayni zamandaile beraberile birlikteile böbürlenenile çalışmakile disari çikile doldurmakile doluilil halkıil ilköğretim kuruluil jandarmasıil özel idareleri