lakırtısı az ne demek?
- Sessiz, az konuşan, durgun (kimse)
Rıza, sağ olsun, lakırtısı az bir oğlandı.
H. Taner
lakırtı
- Söz, laf
- Boş söz, dedikodu, laf.
lakırtı ebesi
- Geveze
az
- Nicelik, nitelik, güç, süre, sayı bakımından eksiklik.
- Alışılmış olandan, umulandan veya gerekenden eksik, çok karşıtı.
- Küçük miktarda, çok olmayan.
- Küçük bir kısım, küçük bir miktar.
- Nadir olarak görülen eşya, zümre. Seyrek, ender.
- Azot elementinin simgesi. Bu gaz N simgesi ile de gösterilir.
- Little.
- Small.
- Short.
- Under.