az bir miktar ne demek?
- Cast.
az bir parayla
- On a shoestring.
az bir şans
- Not a dog's chance.
bir
- Sayıların ilki.
- Bu sayıyı gösteren 1, I rakamlarının adı.
- Bu sayı kadar olan.
- Herhangi bir varlığı belirsiz olarak gösteren (sayı).
- Tek.
- Beraber.
- Eş, aynı, bir boyda.
- Ortaklaşa olan, birleşik, müşterek.
- Kuyu. (Osmanlıca'da yazılışı: bi'r)
- Yıldırım. Bulutdan buluta veya bulutdan yere elektrik boşanması.
miktar
- Bir şeyin ölçülebilen, sayılabilen veya azalıp çoğalabilen durumu, nicelik.
- Ölçü.
- Bk. nicelik
- Shot.
- Specification as to quantity.
- Quantitative.
- Quantity.
- Amount.
- Proportion.
- Deal.
Türetilmiş Kelimeler (bis)
az bir paraylaaz bir şansaz bireşimli dillerazaz alkollüaz ateş çok odunu yakaraz azaz beslenmişaz buçukaz buçuk bilen kimseaa 1a alfa lipoproteinemia b basımıa b c basımıbirbir abam var atarım, nerede olsam yatarımbir acı kahvenin kırk yıl hatırı vardırbir açıdabir açida ilerlebir adama kırk gün ne dersen o olurbir ağaçta gül de biter, diken debir ağaçtan okluk da çıkar, bokluk dabir ağız dolusubir ağızdanbibi eyyi halbi gayri hakkın mal edinmebi hadbi haseb il verase