kucak kucağa ne demek?
- Birbirine sarılmış veya birbirine yüz yüze sokulmuş bir durumda
Topla sürülen karışık topraklar, kucak kucağa kanları içinde yatan savaşçılar.
H. E. Adıvar - İç içe, yan yana, beraberce
Şiirle dua, felsefe ile din, inkârla iman kucak kucağa.
C. Meriç
kucak kucak
- Bol bol
- Kucaklanabilecek miktarda olan.
- In armfuls.
kucak kucaka
- Birbirine sarılmış ya da birbirine yüz yüze sokulmuş bir durumda.