konvoyu korumak ne demek?
- Convoy
convoy
- Refakat etmek
- Korumak
- Konvoy.
- Eşlik etmek
- Konvoyu korumak
- Rehberlik etmek
konvoy
- Aynı yere giden taşıt veya yolcu topluluğu, kafile.
- Savaş gemileri tarafından korunan yük gemileri katarı.
- İng. Aynı yere giden nakil vasıtaları topluluğu.
- Autocade.
- Motorcade.
- Road train.
- Trailer unit.
- Truck and full trailer.
- Convoy escort.
- Convoy.
konvolusyon
- Beyin ya da bağırsakta olduğu gibi kıvrımlar, bükülmeler oluşması.
- Convolution.
- Convolution
- Cum: birlikte; volvere: bükmek
korumak
- Bir kimseyi veya bir şeyi dış etkilerden, tehlikeden, zor bir durumdan uzak tutmak, esirgemek, muhafaza etmek, vikaye etmek, sıyanet etmek
- Güçlü bir kimse veya kuruluş, güçsüz birini veya bir şeyi desteklemek, himaye etmek
- Tehlikeye karşı denetimi altında bulundurmak, savunmak, müdafaa etmek.
- Tehlikeli, zararlı durumları önlemek.
- Bir şeyin eskimesini, yıpranmasını önlemek için gereken dikkat ve özeni göstermek.
- Süregelen bir durumun değişikliğe uğramasını önlemek.
- Karşılamak, denk gelmek.
- Charm.
- Encourage.
- Protect.
Türetilmiş Kelimeler (bis)
konvoykonvolusyonkonvolut preflorezonkonvolutuskonvolüsyonkonvolütekonvaksiyonla ısı iletimikonvalesanskonvansiyonkonvansiyonelkonvansiyonel antipsikotikkonkon tiki kuramıkonakona coastkona göçekorumakkorumaklıksız karbon elektrotlu kaynaklamakorumakoruma alanıkoruma altına alınmış arazikoruma altında olmakkoruma aparatıkorumkorukoru haline getirmekkoru ormanıkoruağasıkorucukorkor bovinumkor dökmekkor gibikor gibi yanmak