koruma ne demek?

  1. Korumak işi.

    Bütün oba sevdalıları korumanın sevinci, övüncü içindeydi.

    Y. Kemal
  2. Can güvenliğinin tehlikede olduğu düşünülen bir kimseyi saldırılardan korumak üzere görevlendirilmiş kişi.
  3. (en)(Ekonomi) Bankacılık alanında, bir malda veya bir menkulde gelecekte ortaya çıkacak fiyat değişikliklerine karşı korunmak amacıyla vadeli bir sözleşme yapılması.
  4. Filmin bozulmasını önlemek amacıyla alınan önlemlerin tümü.
  5. Kentlerin belli kesimlerinde yer alan çağbilimsel ve yapıtasarcılık değerleri yüksek yapıtlarla, anıtların ve doğa güzelliklerin -kentte bugün yaşayanlar gibi- gelecek kuşakların da yararlanması için her türlü yıkıcı, saldırgan ve dokuncalı eylemler karşısında güvence altına alınması. bkz. çevre korunması.
  6. Bk. sakınma
  7. (en)Protective.
  8. (en)Protection.
  9. (en)Defending.
  10. (en)Guarding.
  11. (en)Keeping.
  12. (en)Preservation.
  13. (en)Conservation.
  14. (en)Escort.
  15. (en)Guard.
  16. (en)Bodyguard.
  17. (en)Lifeguard.
  18. (en)Film preservation, preservation.
  19. (en)Covering.
  20. (en)Aegis.
  21. (en)Asylum.
  22. (en)Conservancy.
  23. (en)Convoy.
  24. (en)Custody.
  25. (en)Defense.
  26. (en)Favor.
  27. (en)Favour.
  28. (en)Indemnity.
  29. (en)Maintenance.
  30. (en)Patronage.
  31. (en)Retention.
  32. (en)Safegu.
  33. (en)Care.
  34. (en)Safeguard.
  35. (en)Safekeeping.
  36. (en)Saving.
  37. (en)Security.
  38. (en)Shadow.
  39. (en)Trust.
  40. (en)Ward.
  41. (en)Defence.
  42. (en)Prevention.
  43. (en)Prophylaxis.
  44. (en)Auspices.
  45. (en)Custodial care.
  46. (en)Preserving.
  47. (en)Safeguarding.
  48. (en)Shield.
  49. (en)Vindication.
  50. (al)Aufbewahrung, Erhaltung
  51. (fr)Conservation
  52. (fr)Conservation du film

korumak

  1. Bir kimseyi veya bir şeyi dış etkilerden, tehlikeden, zor bir durumdan uzak tutmak, esirgemek, muhafaza etmek, vikaye etmek, sıyanet etmek
  2. Güçlü bir kimse veya kuruluş, güçsüz birini veya bir şeyi desteklemek, himaye etmek
  3. Tehlikeye karşı denetimi altında bulundurmak, savunmak, müdafaa etmek.
  4. Tehlikeli, zararlı durumları önlemek.
  5. Bir şeyin eskimesini, yıpranmasını önlemek için gereken dikkat ve özeni göstermek.
  6. Süregelen bir durumun değişikliğe uğramasını önlemek.
  7. Karşılamak, denk gelmek.
  8. (en)Charm.
  9. (en)Encourage.
  10. (en)Protect.

koruma alanı

  1. (en)Sanctuary.

koruma altına alınmış arazi

  1. (en)Park.

Türetilmiş Kelimeler (bis)

koruma alanıkoruma altına alınmış arazikoruma altında olmakkoruma aparatıkoruma ayrımıkoruma bandıkoruma camıkoruma conservationkoruma deposukoruma düzenikorumkorukoru haline getirmekkoru ormanıkoruağasıkorucu
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın