knotless ne demek?
- Çatma
çatma
- Provada geçici olarak bir giysiye iliştirilmiş olan parça.
- Duvarları ağaç gövdesinden birbirine takılarak ve çivisiz olarak yapılan yayla evi, yörük çadırı.
- Bir çeşit döşemelik kumaş
- Ahşap yapılarda ağaç iskeletin temel parçaları.
- Semerin ağaç kısmı.
- Heykel yapımında çamuru ayakta tutan tel iskelet.
- Gemilerin çarpışması.
- Çatmak işi.
- (Resim, Heykel) 1. Heykel çamurunu ayakta tutacak demir çubuk ve tel iskelet. 2. Kurşun çubuklardan yapılan camresim iskeleti.
- Çeşitli kenar biçimi, göze sayısı ve göze büyüklüğündeki ağ parçalarının kenarlarının birbirine birleştirilmesi işlemi.
knot
- Düğümcük
- 1 deniz mili/saat, hızı 0,51444 m/s.
- Düğüm halinde bağlamak
- Karmakarışık etmek
- Budaklanmak
- Saçaklık düğüm yapmak
- Düğümlenmek, düğüm olmak.
- Düğüm
- Müşkül
- Rabıta, bağ
knot cluster
- Budak kümesi