knot of hair ne demek?
- Topuz
topuz
- Ucu top biçiminde eski bir silah.
- Top biçiminde toplanmış saç
- Bir şeyin elle tutulabilen çıkıntısı
- Küre şeklinde, metalden yapılmış, ezici özellik taşıyan, küre üzerinde ezici etkiyi arttıracak şekilde sivri uçlu çıkıntılar bulundurabilen, genellikle demirden yapılmış ateşsiz silah.
- Bir ucu top gibi olan silah.
- Kısa boylu (kimse).
- Balyoz.
- 1. bir ucu top gibi olan silah. 2. kısa boylu kimse. 3. balyoz.
- T. Ucu top şeklinde sopadan ibaret eski silah.
- Bun.
knot cluster
- Budak kümesi
knot
- Düğümcük
- 1 deniz mili/saat, hızı 0,51444 m/s.
- Düğüm halinde bağlamak
- Karmakarışık etmek
- Budaklanmak
- Saçaklık düğüm yapmak
- Düğümlenmek, düğüm olmak.
- Düğüm
- Müşkül
- Rabıta, bağ
of
- Sıkıntı, bezginlik, usanç, acı, yorgunluk vb. duyguları belirten bir söz
- Ugh!.
- In a general sense, from, or out from; proceeding from; belonging to; relating to; concerning; used in a variety of applications; as: Denoting that from which anything proceeds; indicating origin, source, descent, and the like; as, he is of a race of kings; he is of noble blood.
- Denoting possession or ownership, or the relation of subject to attribute; as, the apartment of the consul: the power of the king; a man of courage; the gate of heaven.
- Denoting the material of which anything is composed, or that which it contains; as, a throne of gold; a sword of steel; a wreath of mist; a cup of water.
- Oil filters.
- Denoting part of an aggregate or whole; belonging to a number or quantity mentioned; out of; from amongst; as, of this little he had some to spare; some of the mines were unproductive; most of the company.
- Prep w dat , from, out of, of, away from, contrary to, by.
- Denoting that by which a person or thing is actuated or impelled; also, the source of a purpose or action; as, they went of their own will; no body can move of itself; he did it of necessity.
- Optional Form Source: US EPA.
hair
- İpince
- Hayrette kalmış, mütehayyir
- Saç, saçlar
- Kıl, tüy
- Kıl payı mesafe
Türetilmiş Kelimeler (bis)
knot clusterknotknotgrassknotholeknotlessknotsknott testKnott testiknottedknotted bundleknobknob latchknob lockknobbedknobbinessofof a certain ageof a certain lengthof a certain qualityof a collapseof a deviceof a good familyof a hogof a kindof a moment agooo henryo ağır yaralıo anda söylemeko anda uydurmak