kenar çizgili fiyat teklifi ne demek?
Edge quote
edge
- Yavaş yavaş sokulmak
- Kenar yapmak
- Yavaş yavaş ilerletmek
- Yan yan gitmek, sokulmak
- Kenar, ağız
- Ayrıt
- Keskinlik
- Sınır, hudut
- Avantaj, üstünlük
- Yanaşmak, yaklaşmak
kenar
- Bir şeyin, bir yerin bitiş kısmı veya yakını, kıyı, yaka
- Bir şeyi çevreleyen çizgi.
- Pervaz, çizgi, antika, baskı vb. çevre süsleri.
- Merkezden uzak olan, kuytu, ıssız, sapa, tenha yer
- Yan.
- Bir biçimi sınırlayan çizgilerden her biri.
- Bir geometrik şeklin iki düzlemsel yüzünün arakesiti olan doğru veya doğru parçası.
- Bir çizgede, iki köşeyi birleştiren bir eleman. bk. yönlükenar, yönsüzkenar.
- Bk. toplam keseği
- Film kuşağının iki yanı.
kenar açı
Edge angle.
Angle plan
çizgili
- Üzerinde çizgi bulunan
Lined.
Barred.
Ruled.
Striped.
Striated.
Streaky.
Tabby.
Liny.
Banded.
fiyat
- Alım veya satımda bir şeyin para karşılığındaki değeri, eder, paha
- Bir mal veya iş gücü için uygun görülen para karşılığı.
- Bir değer ile para birimi arasındaki ilişki
- Bir birim mal, hizmet ya da üretim faktörü ile satın alınabilecek para miktarı.
- Bk. eder
Price.
Cost.
Figure.
Terms.
Rate.
Türetilmiş Kelimeler (bis)
kenarkenar açıkenar bandikenar bobinikenar boşluğukenar cubuklarikenar çıkarımıkenar çizgilerikenar çizgili bültenkenar çizgili ekstresikenakenadkenafkenaikenainçizgiliçizgili balta balığıçizgili barbusçizgili baykuşçizgili bezelye böceğiçizgili cüce çiklitçizgili cüce levrekçizgili çekçizgili çizimçizgili guramiçizgil kentçizgilemeçizgilemekçizgilememekçizgilenme