fiyat ne demek?
Kökeni: Arapça
- Alım veya satımda bir şeyin para karşılığındaki değeri, eder, paha
Birkaç ev döşettiğim için mobilya fiyatlarından pek iyi anlarım.
Ö. SeyfettinFiyatı her ne ise derhal tediye ederim.
N. Hikmet - Bir mal veya iş gücü için uygun görülen para karşılığı.
- Bir değer ile para birimi arasındaki ilişki
Fiyatlarda istikrar ve dış ödemelerde dengeyi sağlayıcı, yatırım ve istihdam geliştirici tedbirler öngörülür...
AnayasaFiyat yükselişlerini de beş yüz mislinde durdurmayı bildi.
N. F. Kısakürek - Bir birim mal, hizmet ya da üretim faktörü ile satın alınabilecek para miktarı.
- Bk. eder
- Price.
- Cost.
- Figure.
- Terms.
- Rate.
- Valuation.
- Charge.
- Demand function.
- Expense.
- Rate regulation.
fiyat açıklaması
- Fee description
fiyat adımı
- Bir defada gerçekleştirilebilecek en küçük fiyat değişimi.
- Tick.