keder verici ne demek?
- Evil
evil
- Fenalık
- Kötülük
- Bela, dert, zarar
- Günah
- Musibet, uğursuzluk
- Şer, fenalık, kötülük
- Günahkar, fena, kötü, kem
- Keder verici
keder vermek
- Üzüntü vermek, kederlendirmek, tasalandırmak.
- To grieve.
keder çekmek
- Acı duymak, ıstırap çekmek.
verici
- Veren, verme yanlısı kimse
- Çıkar gözetmeksizin her türlü yardımı yapan, esirgemeyen kimse.
- Elektromanyetik dalgalar yardımıyla işaret, ses ve görüntü iletmeye yarayan cihazların genel adı
- Başkasına aktarılmak üzere kan, doku veya organ veren kimse.
- Uzak bir alıcı için hazırlanmış aıkımmıknatıssal imlemleri ya da ses imlemlerini yayan aygıt.
- Uzak bir alıcı için hazırlanmış aıkımmıknatıssal imlemleri ya da ses imlemlerini yayan aygıt.
- Radyo yinelenimlerindeki elektromıknatıs ışınımı yaymakta kullanılan donatım; radyovericisi
- Eşeksenli kablo, telsiz bağlantısı ya da alıcı dalgalık yardımıyla elektrik gerilimi biçiminde resim ve ses imlerini alan, genlik ya da yinelenim değiştirimine uğramış bir taşıyıcı dalga üreten ve bu yolda işlenmiş olan televizyon imleriniverici dalgalıkla yayan donatım; televizyonvericisi
- Bir televizyonvericisinde ses imini gönderen bölüm; sesvericisi
- Bir televizyonvericisinde resim imini gönderen bölüm; resimvericisi.
Türetilmiş Kelimeler (bis)
keder vermekkeder çekmekkederkederefzakederengizkederini paylaşmakkederlekederlendirkederlendirmekederlendirmekkedekedemekedenkedkedakedadkedani akarıkedbvericiverici antenverici anten çıkış gücüverici çıkış gücüverici dalgalıkverici dalgalık gücüverici dişliverici düzeyiverici eksenverici gücüveriveri açıklama diliveri açıklama kitaplığıveri adıveri ağı