karışmış ne demek?
- In disorder
in
- Yaban hayvanlarının kendilerine yuva edindikleri kovuk.
- Mağara.
- İnsan.
- Bkz. kovuk, mağara.
- Koyun pisliği
- (edat) içinde, -de, -da
- Lair.
- Cave.
- Hole.
- Burrow.
karışmış olmak
- Be involved, be drawn, be up to.
karışma
- Karışmak işi.
- Engelleme, araya girme, müdahale.
- Düzeni bozulma.
- Merkezde olan, merkezi oluşturan
- Yakın ya da aynı yinelenimdeki iki yayının birbirini etkilemesi durumu.
- İki ya da daha çok özdeğin bir araya gelip birbirinin içine dağılması.
- Bk. araya girme
- Interference.
- Mixture.
- Mixing.