kapsül ateşlemeli silah ne demek?
- Elle kurulan horozun, tetiğin çekilmesi ile ateşleme kapsülünün üzerine vurması sonrasında meydana gelen ateşin pistondaki delik vasıtasıyla sevk barutunu tutuşturması ilkesi ile çalışan ateşli silah.
kapsül
- Şişe kapağı.
- Ateşli silahlarda horozun veya iğnenin çarpmasıyla ateş alan, bir tür özel barutla dolu, küçük, yuvarlak metal parça.
- Oyuncak tabancalarda kullanılan, şerit biçiminde iki kâğıt tabaka arasına konmuş patlayıcı madde.
- Laboratuvarlarda kullanılan yarım küre biçimindeki kap.
- Raflı mobilyalarda rafları taşımak için yan tablalara açılan deliklere çakılan ortası delik ve silindir biçimli metal veya plastik araç.
- Oturma mobilyalarının, masa, sehpa vb. eşyaların ayaklarının altına çakılan, genellikle üç tırnaklı veya ortadan çivili, tepesi bombeli, kalın sacdan pres yapılarak elde edilen araç.
- Bazı bitkilerde tohumları içinde taşıyan kuru kabuk.
- Bazı ilaçların, kolay yutulmak üzere içine konulduğu, ilacın yapısını etkilemeyen jelatinden kap.
- Kılıf
- Ateşli silahlarda horozun veya ateşleme iğnesinin darbesiyle ateşlenen, içerisinde darbeye duyarlı özel yanıcı ve patlayıcı maddeler bulunan küçük ve yuvarlak metal parça.
kapsül aralığı
- Böbrekte Bowman kapsülünün iç ve dış yaprakları arasında, podositlerin açıklıklarından süzülen sıvının toplandığı boşluk.
- Lumen capsulae.
ateşleme
- Ateşlemek işi.
- Çap ve tipine uygun fişeklerin fişek yatağına sürülmesi ile başlayan ve patlatılmasından sonra namluyu terk etmesi ile sonuçlanan bir dizi mekanik ve kimyasal hareketlerin bütünü.
- Ateşlikte oluşturulan kıvılcımla yanma odası içindeki karışımın tutuşturulması.
- Genellikle bir yanma olayını başlatmak amacıyla özdeğin sıcaklığını, belli tutuşma sıcaklığına yükseltme işlemi. (Özel olarak, içten yanmalı motorlarda patlayıcı gaz karışımını elektrik kıvılcımıyla tutuşturma işlemi.)
- Yakıtı tutuşturma, yakma.
- Bk. ateşleme
- Ignition.
- Priming.
- Firing.
- Setting on fire.
silah
- Savunmak veya saldırmak amacıyla kullanılan araç.
- Savunmak veya saldırmak için kullanılan, başvurulan her şey.
- Bir konuda etkili nesne, etken araç
- Uzaktan ya da yakından canlıları öldürebilen, yaralayan, etkisiz bırakan, canlı organizmaları hasta eden, cansızları parçalayan veya yok eden, ruhsata tabi araç ve aletlerin tümü.
- Weapon.
- Arms.
- Armament.
- Hardware.
- Armor.
Türetilmiş Kelimeler (bis)
kapsülkapsül aralığıkapsül içi ekstraksiyonkapsül otelkapsülakapsüle benzeyenkapsülektomikapsüler hemiplejikapsüler hidronefroziskapsülitkapsakapsaisinkapsamkapsam coveragekapsam çözümlemesiateşlemeli doğrultucuateşlemeateşleme açısıateşleme açkısıateşleme anahtarıateşleme arızasıateşleateşle barut bir yerde durmazateşle oynamak