kamış ne demek?
- Buğdaygillerden, sulak, nemli yerlerde yetişen, boğumlu, sert gövdesi olan bitkiler (Phragmites australis)
Bugünlerin birinde kamışların birbirine sürtünmesinden hasıl olan bir yangın gördü.
H. E. Adıvar - Bu bitkiden yapılmış.
- Sıvı içecekleri bardak veya şişeden kolayca içmek için kullanılan ince, plastik boru, pipet.
- Erkeklik organı.
- Buğdaygiller familyasından çok yıllık dar yapraklı yabancı ot.
- Penis.
- Reed.
- Wattles.
- Straw.
- Cane.
- Bulrush.
- Sedge.
- Penis.
- Cock.
- Bamboo.
- Fishing rod.
- Cana.
- Fishing pole.
- Cattail.
- Rush.
- Drinking straw.
- Wattle.
- Phragmites australis cav.
kamış atmak
- Argo birine oyun etmek, arabozanlık etmek: Sıkıntılı bir durumdu ama onun kamışı o kadar zekice atması hoşuma gitmişti. -R. Erduran.
kamış başı soğanı
- Köpekte glans penis'in, corpus penis'e komşu olan yumru kısmı, bulbus glandis.
- Köpekte glans penis'in, corpus penis'e komşu olan yumru kısmı, bulbus glandis.
- Bulbus glandis.
- Bulbus glandis