kabz ne demek?
- Alma (bk. tesellüm).
- Tutmak. Ele almak. Kavramak. Almak.
- Teslim alma, ele geçirme.
alma
- Bkz. kendine çekme, tutulum
- Almak işi.
- Alıntı, iktibas
- Bk. çevirim
- Vericiden gönderilerek dalgalık yardımıyla toplanan resim ve ses imlerininalmaçta belirmesi.
- İade ilmühaberi.
- Acceptance.
- Adoption.
- Excision.
- Extraction.
kabz u bast
- Ruhen sıkıntı. Daralma ve genişleme. Sıkıntı ve ferahlık.
kabza
- Silah, kılıç vb. şeylerde tutulacak yer, tutak, sap
- Silah, kılıç vb. şeylerde tutulacak yer, tutak sap.
- Bk. sap
- Bk. çekiç tutağı
- Kılınç gibi şeylerin tutacak yeri. Sap.
- Handle.
- Stock.
- Butt.
- Haft.
- Hilt.