kabukla ilgili ne demek?
- Integumentary.
kabuklanma
- Kabuklanmak işi.
- Bir lav akıntısı veya bir lav gölü yüzeyinin katılaşması.
- Isıtılmış metallerin yüzeylerinde, oksit örtüsü oluşması olayı.
- Scaling.
- Écaillage
kabuklanmak
- Kabuk oluşmak, kabuk bağlamak.
- Pod.
- To grow bark.
- To form rind.
- To form a skin.
ilgili
- İlgilenmiş olan, ilgisi bulunan, alakalı, alakadar, müteallik
- Alâkadar.
- Pertinent.
- Companion.
- Curious.
- Germane.
- Relative.
- About.
- Anent.
- Relevant.
Türetilmiş Kelimeler (bis)
kabuklanmakabuklanmakkabuklanmamakkabukları pul pul soyulankabuklarını çıkarmakkabuklaşmakabuklaşmakkabuklaşmamakkabuklaşmış kirkabuklaştırmakabukkabuk altı çembersi akımlarkabuk ayıklamakabuk bağlamakabuk bağlamakilgiliilgili bulunmakilgili hizmet tertibiilgili makamailgili olanilgili olanlarilgili olarakilgili olmakilgili taraflarilgilikilgilemeilgileme cümlesiilgileme zamiriilgilemekilgilen