kabartma ne demek?
- Kabartmak işi.
- Bir biçimin veya bir süslemenin düz yüzey üzerindeki çıkıntısı.
- Kil, alçı, taş vb. işlenebilir gereçleri girintili çıkıntılı yüzeyler durumunda biçimlendirerek yapılmış olan eser, rölyef
Bir sanatkâr eliyle alçıdan yapılmış, bembeyaz, tertemiz bir kabartma.
P. Safa - Kabartılarak yapılmış olan.
- (Mimarlık) Kil, alçı, taş vb. işlenebilir gereçleri alçaklı yüksekli yüzeyler halinde biçimlendirerek yapılmış eser.
- Bk. kabartma
- Raised.
- Raising.
- Relievo.
- Embossment.
- Glyph.
- Boss.
- Causing to swell.
- Embossing.
- In relief.
- Embossed.
- Bas relief.
- Relief.
- Relief
kabartmak
- Kabarmasını sağlamak, kabarmasına yol açmak
- Toprağı tırmık, çapa vb. bir araçla karıştırmak, altüst etmek, yumuşatmak.
- Puff up.
- Puff.
- Blister.
- Bloat.
- Fluff.
- Fluff out.
- Fluff up.
- Roughen.
kabartma
- Kabartmak işi.
- Bir biçimin veya bir süslemenin düz yüzey üzerindeki çıkıntısı.
- Kil, alçı, taş vb. işlenebilir gereçleri girintili çıkıntılı yüzeyler durumunda biçimlendirerek yapılmış olan eser, rölyef
- Kabartılarak yapılmış olan.
- (Mimarlık) Kil, alçı, taş vb. işlenebilir gereçleri alçaklı yüksekli yüzeyler halinde biçimlendirerek yapılmış eser.
- Bk. kabartma
- Raised.
- Raising.
- Relievo.
- Embossment.
kabartma baskı
- Üstü kazılarak kabartmalı hale getirilen baskı. (Matbaacılık)
- Surface printing.
kabartma baski
- Die stamping