kıskandırmak ne demek?
- Kıskanmasına yol açmak
Onların masum sevinçleri öteki miniminileri de hazin hazin kıskandırmıştı.
O. C. Kaygılı To arouse sb's jealousy.
kıskandırma
- Kıskandırmak işi.
kıskandırıcı
Invidious.
Onların masum sevinçleri öteki miniminileri de hazin hazin kıskandırmıştı.
O. C. Kaygılı