köpürmez ne demek?
Still
still
- Hala, daha
- Bağlaç. bununla beraber, bununla birlikte.
- Sessiz, sakin
- Hareketsiz, durgun
- Asude
- Köpürmez
- Daha da
- Ölü
- Imbik
- Rakı fabrikası
köpürme
- Köpürmek işi.
- Sinirlenme, öfkelenme
- Kimyasal ya da fiziksel bir etki sonucu bir sıvıdan sürekli olarak küçük gaz kabarcıklarının çıkması.
Foaming, effervescence, frothiness, froth, rage, blast, blaze, fizz.
köpürmek
- Köpük yapmak, köpük oluşmak, köpük çıkararak kabarmak
- Ekşiyip köpüklenmek.
- Çok kızmak, birdenbire öfkelenmek, feveran etmek
- Gerekli gereksiz, aralıksız ve bıktırıcı konuşup durmak.
To foam.
To froth.
To spume.
To effervesce.
To bubble.
To foam at the mouth.