still ne demek?
- Hala, daha
Is he still here? O hala burada mı?
- Sessiz, sakin
- Hareketsiz, durgun
- Asude
- Köpürmez
- Daha da
The next day it grew hotter still. Ertesi gün daha da sıcak oldu.
- Ölü
- Imbik
- Rakı fabrikası
- Imbikten çekmek, taktir etmek.
- Susturmak, durdurmak, sakinleştirmek, yatıştırmak, sakinleşmek, yatışmak
- Bağlaç. bununla beraber, bununla birlikte.
I'm sorry about this. Still, I'm sure that in the end it's for the best: Üzgünüm. Bununla beraber bundan iyi bir sonuç çıkacağına inanıyorum.
still air
- durgun hava
still another
- Daha: Here is still another example of this monotonous rhythm. İşte bu monoton ritimden bir örnek daha.