kökünden halletmek ne demek?
- Eradicate, extirpate, clinch.
kökünden çıkarmak
- Deracinate.
kökünden sökmek
- Eradicate, extirpate, root out, disroot, root away, root up, tear up, uproot.
- Stub, stub up.
halletmek
- Yoluna koymak, olumlu sonuca bağlamak
- Çözmek.
- Güç görünen bir olay veya duruma çözüm yolu bulmak.
- Bir cismi bir sıvı içinde eritmek.
- Cinsel ilişki kurmak.
- Bir yemeği yenecek duruma getirmek.
- Bir yüzü balta, bir yüzü kazma olan araç.
- Solve.
- Resolve.
- Arrange.