istikrar kazandırmak ne demek?
- Stabilize
stabilize
- Düz duruma getirilmiş.
- Sağlamlaştırılmış.
- Silindirle sıkıştırılmış (toprak yol).
- To become stable or steady.
- Make stable and keep from fluctuating or put into an equilibrium; 'The drug stabilized her blood pressure'; 'stabilize prices'.
- Support or hold steady and make steadfast, with or as if with a brace; 'brace your elbows while working on the potter's wheel'.
- Become stable or more stable; 'The economy stabilized'.
- Stabilized.
- Make stable and keep from fluctuating or put into an equilibrium; 'The drug stabilized her blood pressure'; 'stabilize prices' become stable or more stable; 'The economy stabilized'.
- Or stabilizing means the placing of any bid, or the effecting of any purchase, for the purpose of pegging, fixing, or maintaining the price of a security.
istikrar
- Aynı kararda, biçimde sürme, kararlılık
- Yerleşme, oturma.
- Denge.
- Ödemeler dengesinde, istihdamda düzen.
- Bk. kararlılık
- Bir ekonomide fiyatlar genel düzeyi, işlendirme hacmi, ödemeler bilânçosu, faiz oranları ve döviz kurları gibi değişkenlerin kararlı bir dengede olduğu, iç veya dış faktörler nedeniyle önemli değişikliklerin gerçekleşmesinin beklenmediği durum.
- Karar ve sebat üzere olmak. Karar kılma. Sakin olmak. Yerleşmek.
- Stableness.
- Stability.
- Constancy.
istikrar analizi
- Bk. istikrar çözümlemesi
kazandırmak
- Kazanmasını sağlamak.
- To bring in sth.
- Bring.
- Bring in.
- Redound.
- To cause sb to earn / to gain / to win.
- Earn.
Türetilmiş Kelimeler (bis)
istikraristikrar analiziistikrar bozucu spekülasyonistikrar bulmakistikrar çözümlemesiistikrar etmekistikrar ı tekerrüristikrar kararlarıistikrar önlemleriistikrar politikasıistikraistikra usulüistikrabistikrahistikrah etmekkazandırmakkazandırmakazandırmamakkazandırkazandırankazandıran yöntemlerkazandırıcıkazandığını sonraki yarışa oynamakazandığını sonraki yarışa yatırmak