istikrar ne demek?
- Aynı kararda, biçimde sürme, kararlılık
Devletini, sağlam bir iman ve istikrar müessesesi olarak teşkilatlandırmıştır.
S. Ayverdi - Yerleşme, oturma.
- Denge.
- Ödemeler dengesinde, istihdamda düzen.
- Bk. kararlılık
- Bir ekonomide fiyatlar genel düzeyi, işlendirme hacmi, ödemeler bilânçosu, faiz oranları ve döviz kurları gibi değişkenlerin kararlı bir dengede olduğu, iç veya dış faktörler nedeniyle önemli değişikliklerin gerçekleşmesinin beklenmediği durum.
- Karar ve sebat üzere olmak. Karar kılma. Sakin olmak. Yerleşmek.
Stableness.
Stability.
Constancy.
Steadiness.
Ballast.
Easiness.
Permanence.
Permanency.
Steady.
Uniformity.
Stabilization.
Firmness.
kararlılık
- (kimya) Boyanın zamanla özelliklerini değiştirmeme durumu
- Kararlı olma durumu, istikrar
- Kararlı denge halinde olma.
- Bk. dayanıklılık
Decisiveness.
Fixity.
Ballast.
Decision.
Determination.
Doggedness.
istikrar analizi
- Bk. istikrar çözümlemesi
istikrar bozucu spekülasyon
- Spekülasyonun olduğu bir piyasada fiyat dalgalanmalarının artmasına neden olan spekülasyon.
Destabilizing speculation.