ifadesini almak ne demek?
- Sorguya çekmek
Komiser Efendi masanın başına oturup ifadesini almaya başladığı zaman ayağa kalktı.
Reşat Nuri Güntekin - Görgü tanığının anlattıklarını yazmak
- (argo) tepelemek
- (argo) üstün gelmek, yenmek
- Have smb.'s testimony for, hear, interrogate.
ifadesiz
- Hiçbir anlamı olmayan, bir şey anlatmayan.
- Blank, straight faced, inexpressive, vacant, expressionless, dead pan, sphinxlike, toneless, unmarked, unmeaning, vacuous.
ifadesiz bakış
- Blank look.
almak
- Bir şeyi elle veya başka bir araçla tutarak bulunduğu yerden ayırmak, kaldırmak
- Bir şeyi veya kimseyi bulunduğu yerden ayırmak.
- Birlikte götürmek.
- Satın almak
- Ele geçirmek, fethetmek
- İçine sığmak.
- Kabul etmek.
- Kendine ulaştırılmak, iletilmek.
- Bk. çevirmek
- Take.