idrak ile ilgili ne demek?
Cognitive.
idrak
- Anlama yeteneği, anlayış, akıl erdirme
- Erişme, ulaşma.
- Algı, algılama
- Dış dünyanın uyarısı ile meydana gelen fiziksel duygunun zihinsel yorumu.
- Anlayış. Kavrayış. Akıl erdirmek. Fehim. Yetiştirmek.(Maalesef insanlar teavün sırrını idrak edememişler, hiç olmazsa taşlar arasındaki yardım vaziyetinden ders alsınlar! İ.İ.)
Cognizance.
Cognition.
Comprehension.
Understanding.
Attainment.
idrak bozukluğu
- Bk. algı bozukluğu
ile
- Kelimenin sonuna geldiğinde birliktelik, beraberlik, araç, sebep veya durum anlatan cümleler yapmaya yarayan bir söz
- Bazı soyut isimlere getirildiğinde durum bildiren zarflar oluşturan bir söz.
- Cümle içinde aynı görevde bulunan iki ögeyi birbirine bağlamaya yarayan bir söz.
By means of.
Hereby.
Upon.
With.
Together with.
Withal.
Plus.
ilgili
- İlgilenmiş olan, ilgisi bulunan, alakalı, alakadar, müteallik
- Alâkadar.
Pertinent.
Companion.
Curious.
Germane.
Relative.
About.
Anent.
Relevant.
Türetilmiş Kelimeler (bis)
idrakidrak bozukluğuidrak edebilenidrak ederekidrak edilebiliridrak edilmemişidrak eksikliğiidrak etmeidrak etmekidrak gücüidraidrabidracileile ayniile ayni zamandaile beraberile birlikteile böbürlenenile çalışmakile disari çikile doldurmakile doluilil halkıil ilköğretim kuruluil jandarmasıil özel idareleri