hepsi ne demek?
- Bütünü, tamamı, tümü, cümlesi, hep
Bütün bu işlerin hepsi yapıldı.
P. SafaMücrim onlarmış gibi, baktım, hepsi hüzünde / Çocuk utangaçlığı var hepsinin yüzünde
F. N. Çamlıbel - All of.
- In all.
- All of them.
- All of it.
- The whole shebang.
- All and sundry.
- The lot.
- Total.
- Entire.
- Everyone.
- Altogether.
- Caboodle.
- Gross.
- The whole lot.
- One and all.
- Whatever.
hepsi bir
- All the same.
hepsi birden sahneden çıkar
- Exeuntomnes.