haz almak ne demek?
- Keyif almak, hoşlanmak
Bunların hiçbirisinden haz almazdı.
Halit Ziya Uşaklıgil - Enjoy, be delighted, take pleasure, indulge, feast.
keyif
- Vücut esenliği, sağlık.
- Canlılık, tasasızlık, iç rahatlığı
- Rahat, huzur, afiyet.
- İstek, heves, zevk
- Alkollü içki ve başka uyuşturucu maddeler kullanıldığında insanda görülen durum.
- Yolsuz ve kural dışı istek
- Esrar.
- Bireyin, koşullar elverişsiz de olsa kendini sağlık, güç ve rahatlık açılarından doyurucu ve kıvançlı bir durumda sayması.
- Pleasure.
- Enchantment.
haz duymak
- Hoşlanmak.
- Feel pleasure, be pleased with, be elated.
haz etmek
- Bkz. hazzetmek.
almak
- Bir şeyi elle veya başka bir araçla tutarak bulunduğu yerden ayırmak, kaldırmak
- Bir şeyi veya kimseyi bulunduğu yerden ayırmak.
- Birlikte götürmek.
- Satın almak
- Ele geçirmek, fethetmek
- İçine sığmak.
- Kabul etmek.
- Kendine ulaştırılmak, iletilmek.
- Bk. çevirmek
- Take.