hayat belirtisi ne demek?
- Sign of life.
sign
- Belirti, iz, remiz
- İmza atmak, imza etmek
- İşaret, alamet, nişan
- Tabela, levha
- İsmini yazmak
- İmzalamak
- İşaretlerle ifade etmek
- İşaret etmek, işaretlemek
- İmza ile kontrata bağlamak
- İma etmek, belirtmek
hayat
- Genellikle köy ve kasaba evlerinde, üstü kapalı, bir veya birkaç yanı açık sofa.
- Hayat biçimi, içinde yaşanılan şartların bütünü, yaşantı.
- İçinde yaşanılan şartların bütünü, yaşantı.
- Canlılığı gösteren hareket, kaynaşma.
- Yaşamayı sağlayan şartların bütünü.
- Canlı, sağ olma durumu.
- Geçim şartlarının bütünü.
- Yaşam.
- Durum.
- Yazgı.
hayat adamı
- Zamana kolayca uyan, her türlü güçlüğü yenmesini bilen kimse.
- Man who enjoys life.
- Man of the world.
belirtisi
- Diagnostic of
Türetilmiş Kelimeler (bis)
hayathayat adamıhayat ağacıhayat arkadaşıhayat bilgisihayat boyu yapılan işhayat bulmakhayat çizgisihayat destek sistemihayat devrelerihayahaya bağıhaya şişmesihayadarhayadidbelirtisibelirtisi olarakbelirtisi olmakbelirtisizbelirtisiz ad tamlamasıbelirtisiz enfeksiyonbelirtisiz nesnebelirtisiz tamlamabelirtisizlikbelirtiselbelirtibelirti bilimibelirti göstermemekbelirti göstermeyenbelirti karşıtlığı