hasan ne demek?
Kökeni: Arapça
- Hasan B. Ali B. Ebi Talib: Ali (R.A.)’ın büyük oğlu. Peygamber efendimizin torunu.
- Namahremden korunur üzere olmak, korunmak.
- Güzellik, iyilik, hüsn sahibi olmak.
- İyi ve hayırlı iş.
- Hoş, iyi.
- Güzel.
hasanalp
- Hasan-alp.
hasandede üzümü
- Kırıkkale çevresinde ve özellikle Hasandede yöresinde yetiştirilen, siyah renkli, uzun ve etli bir tür üzüm.