hareketlerini sınırlamak ne demek?
Bridle
bridle
- Bir organ ya da oluşumu tesbit eden veya hareketini sınırlayan bağ
- Eyerin atın başına isabet eden kısmı
- Gem
- Bağ
- İki gemi demirini birleştiren zincir veya halat
- Gem vurmak, dizginlemek
- Hareketlerini sınırlamak
- Baş kaldırmak
- Karşı gelmek.
hareketlerini düzelt
Mend your ways.
hareketlerin uygunluğu
Compatibility of acts
sınırlamak
- Sınırını çizmek, sınırını belirtmek veya belirlemek.
- Belli bir sınır içinde bırakmak, belirlemek.
- Tahdîd etmek.
Limit.
Bound.
Restrict.
To border.
To limit.
To restrict.
To define.