handset on hook ne demek?

  1. Ahize Kaldırılmış

ahize

  1. Telefonda seslerin duyulduğu ve iletildiği parça
  2. Bk. almaç
  3. Fiz : Elektrik enerjisini mekanik enerjiye çeviren alet. (Osmanlıca'da yazılışı: âhize)
  4. (en)Handset.
  5. (en)Receiver.
  6. (en)Receiving set.
  7. (en)Transmitter.
  8. (en)Receiver almaç.

handset

  1. Telefon makinası .
  2. Telefon ahizesi, ahize

handsel

  1. Uğur hediyesi, şans hediyesi, siftah, pey akçesi, ilk taksit
  2. Siftah
  3. (ed, ing veya led, ling) uğur getirmesi için verilen hediye
  4. Ilk taksit
  5. Pey
  6. Siftah ettirmek
  7. Pey vermek
  8. Yeni yapılan bir işin veya yeni alınan bir şeyin şerefine ziyafet vermek .

on

  1. Dokuzdan sonra gelen sayının adı.
  2. Bu sayıyı gösteren 10, X rakamlarının adı.
  3. Dokuzdan bir artık.
  4. Ketonları gösteren son ek, propanon (dimetil keton): 2-bütanon (etil metil keton) gibi.
  5. (en)-one.
  6. (en)Deca-.
  7. (en)In progress; proceeding; as, a game is on.
  8. (en)In operation or operational; 'left the oven on'; 'the switch is in the on position' planned or scheduled; 'the picnic is on, rain or shine'; 'we have nothing on for Friday night' indicates continuity or persistence or concentration; 'his spirit lives on'; 'shall I read on?' in a state required for something to function or be effective; 'turn the lights on'; 'get a load on'.
  9. (en)With a forward motion; 'we drove along admiring the view'; 'the horse trotted along at a steady pace'; 'the circus traveled on to the next city'; 'move along'; 'march on'.
  10. (en)Indicates continuity or persistence or concentration; 'his spirit lives on'; 'shall I read on?'.

hook

  1. Kancayı takmak, yakalamak
  2. Takmak
  3. Bükmek, kroşe vurmak
  4. Çalmak, aşırmak
  5. Çengelle tutmak, çengellemek
  6. Kanca, çengel
  7. Kopça
  8. Orak
  9. Çengel gibi kıvrılmış şey
  10. Akarsuyun çengel şeklinde kıvrılan kısmı

Türetilmiş Kelimeler (bis)

handsethandselhandsellhandsellerhandsewnhandshands breadthhands downhands imbued with bloodhands offhandhand and foothand and glovehand and hearthand annotationonon a charge of murderon a daily basison a full stomachon a givenon a given dayon a knife edgeon a large scaleon a lineon a major scaleoo henryo ağır yaralıo anda söylemeko anda uydurmak
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın