hali hazırdaki ne demek?
- Current
current
- Güncel, aktüel, geçer, yürürlükte olan.
- Cari.
- Şimdiki zamana ait, revaçta olan, tutulan
- Cereyan, akım, akıntı
- Tedavülde olan, geçerli
- Hali hazırdaki
- Cereyan, eğilim
hali hazır
- Şimdiki zaman, bu anki durum. (Osmanlıca'da yazılışı: hâl-i hâzır)
hali
- Boş, ıssız, tenha.
- Boşanmış erkek, zevcesini şer'an terketmiş adam. (Müennesi: Halia'dır.)
- Tenha. Boş. Sahipsiz. Issız. İçinde bir şey olmama.
- Accusative.
- Turkish word meaning Carpet.
- Carpet.
- The Turkish word for carpet.