hakkına sahip olmak ne demek?
- Be entitled to.
be
- Berilyum elementinin simgesi.
- Türk alfabesinin ikinci harfinin adı, okunuşu.
- "Ey, hey, yahu" anlamlarında bir seslenme sözü
- Been.
- Goddamn.
- Onside.
- Underarm.
- To make the action of a verb particular or definite; as, beget ; beset.
- Spend or use time; 'I may be an hour' work in a specific place, with a specific subject, or in a specific function; 'He is a herpetologist'; 'She is our resident philosopher' have the quality of being; ; 'John is rich'; 'This is not a good answer' have life, be alive; 'Our great leader is no more'; 'My grandfather lived until the end of war' be identical to; be someone or something; 'The president of the company is John Smith'; 'This is my house' occupy a certain position or area; be somewhere; 'Where is my umbrella?' 'The toolshed is in the back'; 'What is behind this behavior?' to remain unmolested, undisturbed, or uninterrupted -- used only in infinitive form; 'let her be' happen, occur, take place; 'I lost my wallet; this was during the visit to my parents' house'; 'There were two hundred people at his funeral'; 'There was a lot of noise in the kitchen'.
- The two-character ISO 3166 country code for BELGIUM.
hakkın düşmesi
- Yasa, sözleşme ya da yargıcın saptadığı belli bir süre içinde, kullanılmaması yüzünden bir hakkın ortadan kalkması.
- Forfeiture, foreclosure, foreclosing.
- Déchéance, forclusion
hakkın eser sahibine avdeti
- Bk. hakkın iyesine dönmesi
sahip
- Herhangi bir şey üstünde mülkiyeti olan, onu yasaya uygun bir biçimde dilediği gibi kullanabilen kimse, iye, malik
- Herhangi bir niteliği olan kimse, ehil.
- Bir iş yapmış, üstlenmiş veya bir eser ortaya koymuş kimse
- Koruyan, arka çıkan, gözeten kimse.
- İye, sahip.
- Koruyan gözeten.
- Bir iş yapmış olan.
- Herhangi bir niteliği olan.
- Bk. iye
- Endowed with.
olmak
- Meydana gelmek, varlık kazanmak, vuku bulmak
- Gerçekleşmek veya yapılmak.
- Bir görev, makam, san veya nitelik kazanmak
- Bir şeyi elde etmek, edinmek
- Bir durumdan başka bir duruma geçmek.
- Herhangi bir durumda bulunmak.
- Uygun düşmek, yerinde görülmek.
- Yetişmek, olgunlaşmak.
- Happen.
- Become.
Türetilmiş Kelimeler (bis)
hakkın düşmesihakkın eser sahibine avdetihakkın iyesine dönmesihakkın kaybedilmesihakkın kötüye kullanılmasıhakkıhakkı amiriyyethakkı geçmekhakkı huzurhakkı içinhakkhakk ı istinsahhakk ı müktesebhakk ı telif hukukuhakk ı telif ilm ü haberisahipsahip çıkansahip çıkmasahip çıkmaksahip çıkmamaksahip kılmaksahip mal sahibisahip olsahip olansahip olmasahisahi misahibsahib i ayarsahib i değnek