gittikçe zayıflamak ne demek?
- Waste away.
waste
- Atılmış, kullanılmaz
- Bedenden çıkarılmış, ifraz edilmiş
- Boş, hali, terkedilmiş
- Çorak
- Viran, harap
- Artık, yeterinden fazla
- Israf, telef, çarçur, heder, savurma
- Iyi kullanmama, değerlendirmeme
- Boş arazi
- Metruk arazi
gittikçe
- Zaman ilerledikçe, gitgide, giderek
- Increasingly.
- Steadily.
- More and more.
gittikçe artmak
- Snowball.
zayıflamak
- Zayıf duruma gelmek
- Decay.
- Decline.
- Fade.
- Loose flesh.
- Grow lean.
- Grow thin.
- Peak.
- Reduce.
- Slim.