girişme ne demek?
- Girişmek işi, teşebbüs.
- İşve, naz, cilve. Gözle kaşla işaret.
- Embarkation.
girişmek
- Bir işe, bir şeye başlamak için hazırlık yapmak, ele almak, teşebbüs etmek
- Kalkışmak.
- Dövmeye başlamak.
- Attempt.
- To meddle.
- Interfere.
- To attempt.
- To enter into sth.
- To pitch into sth.
- To have a bash at.
girişmede tümlenişli
- Bkz. Tümlenişli kılmış.
girişmek
- Bir işe, bir şeye başlamak için hazırlık yapmak, ele almak, teşebbüs etmek
- Kalkışmak.
- Dövmeye başlamak.
- Attempt.
- To meddle.
- Interfere.
- To attempt.
- To enter into sth.
- To pitch into sth.
- To have a bash at.