gerçekleri çarpıtmak ne demek?
Twist the facts.
twist
- Ters anlam vermek
- Bükülmek
- Sarılmak
- Burulmak
- Şaşırtmak
- Helezoni döndürmek
- Kıvrımlar meydana getirmek
- Dolambaçlı yönde çevirmek
- Bozmak
- Bükülme
gerçekleri açıklama
Expose.
gerçekleri açıklayan kitap
Expose.
çarpıtmak
- Çarpık duruma getirmek
- Yanlışa ve kötü duruma götürmek
- Gerçek anlamından saptırmak.
Bastardize.
Distort.
To contort.
To spring.
To make crooked.
To twist.
To distort.
Türetilmiş Kelimeler (bis)
gerçekleri açıklamagerçekleri açıklayan kitapgerçekleri görmekgerçekleri görmesini sağlamagerçekleri gözardı etmemekgerçekleri sergilemegerçeklerin saptırılmasıgerçeklerden kaçangerçeklerden kaçan kimsegerçeklerden kaçışgerçeklerden kaçmagerçeklere dayalıgerçekle ilgili surettegerçekle ilgisi olmayışgerçekle karşı karşıya gelmegerçekle yüzleşmekgerçeklemeçarpıtmakçarpıtmaçarpıtmamakçarpıtılmaçarpıtılmakçarpıtılmışçarpıçarpı davranımıçarpı deneyiçarpı direnciçarpıcı