geniş zamanla geçmiş anlatımı ne demek?
Historical present.
historical
- Tarihsel, tarihi, önemli
- Tarihe geçmiş
- Tarihe uygun
geniş
- Eni çok olan, enli, vâsi
- Alanı büyük olan, dar karşıtı
- Bol (elbise).
- Kapsamı büyük, dar sınırlar içinde kalmayan, yaygın.
- Kolay kolay tasalanmayan, hoşgörülü, rahat
- Çok.
Broad.
Capacious.
Vast.
Extensive.
geniş açı
- Bir dik açıdan daha büyük olan açı.
- Ölçüsü dik açıdan daha büyük ve düz açıdan daha küçük olan açı.
Obtuse / wide angle.
Obtuse angle.
Angle obtus
Obtusus
zamanla
- Aradan süre geçtikçe, giderek
In the course of time.
By and by.
In course of time.
In the long run.
In time.
With time.
In the length / course of time.
In the length of time.
By passage of time.
geçmiş
- Geçme işini yapmış.
- Zaman bakımından geride kalmış
- Çürümeye yüz tutmuş.
- Bugüne göre geride kalmış olan zaman, mazi
- Arkada kalan hayat, mazi
- Birinin ölmüş ana, baba ve yakınları
Past.
Bygone.
Belated.
Previous.
Türetilmiş Kelimeler (bis)
genişgeniş açıgeniş açık hendekgeniş açılıgeniş açılı ışıklıkgeniş açılı ışıldakgeniş açılı ışıngeniş açılı mercekgeniş açılı üçgengeniş açılılargenigenialgenialitygeniallygeniczamanlazamanla azalanzamanla değişmeyenzamanla eskimezamanla ilişkisi olmayanzamanla kaybolmakzamanla kazanılanzamanla kazanılan nitelikzamanla kazanılan zevkzamanla yok olzamanzaman adamızaman akorduzaman alanzaman algısı