geldiğini haber vermek ne demek?
- Herald in.
herald
- Teşrifatçı
- Huzura çıkarmak
- Teşrifini haber vermek
- Müjdelemek
- Selamlamak
- Muştucu
- Haberci, müjdeci
- Protokol görevlisi
- Haber vermek, ilan etmek
- Takdim etmek
geldiği yer
- Inbound from
geldiği yoldan geri dönmek
- Retrace one's steps.
haber
- Bir olay, bir olgu üzerine edinilen bilgi, salık
- İletişim veya yayın organlarıyla verilen bilgi.
- Bilgi.
- Yüklem.
- Bk. yüklem
- Günün iç ve dış olayları konusunda kamuoyunu aydınlatıcı ve oluşturucu bilgiler veren kısa metin ve bu metinle ilgili görüntü gereci.
- Hariçten insanın fikrine intikal eden ilim.
- News.
- Information.
- German chemist noted for the synthetic production of ammonia from the nitrogen in air.
vermek
- Üzerinde, elinde veya yakınında olan bir şeyi birisine eriştirmek, iletmek
- Bırakmak veya bağışlamak
- Ondan bilmek, atfetmek
- Düşünce veya bilgi anlatan şeyleri başkalarına iletmek, bildirmek
- Döndürmek, çevirmek, yöneltmek
- Herhangi bir duruma yol açmak
- Eğlenceli toplantı düzenlemek, konuk çağırıp ağırlamak.
- Topluluk önünde sanatını göstermek, icra etmek.
- Verilen karşılıkla bir kimseyi söylediğine veya yaptığına pişman etmek
- Bring.