geçinmek ne demek?

  1. Yaşamak için gerekeni sağlamak

    Muharrem artık yalnız balıkçılıkla geçiniyordu.

    S. F. Abasıyanık
  2. Uzlaşmak, anlaşmak.
  3. Taslamak

    Şiir güç ya, şair olmak, şair geçinmek o kadar değil.

    N. Ataç
  4. Kendi gereksinimlerini başkalarından sağlamak

    ... sen altmış para verip bir paket tütün almaz, herkesin tabakasından geçinirsin.

    M. Ş. Esendal
  5. Ölmek.
  6. (en)Live.
  7. (en)Make both ends meet.
  8. (en)Get along.
  9. (en)Get along with.
  10. (en)Getting on with.
  11. (en)Go along.
  12. (en)Make a living.
  13. (en)Earn a living.
  14. (en)Manage.
  15. (en)Handle.
  16. (en)Subsist.
  17. (en)Support oneself.
  18. (en)Make out.
  19. (en)Rub along.
  20. (en)To live (on.
  21. (en)To subsist (on.
  22. (en)Cotton.
  23. (en)Exist.
  24. (en)Fare.

geçinme

  1. Geçinmek işi.
  2. Bk. geçim
  3. (en)Cost of living.
  4. (en)Livelihood.
  5. (en)Living.
  6. (en)Subsistence.

geçinme endeksi

  1. Belirli bir sosyal grubun ortalama yaşama düzeyini sürdürebilmesi için yapması gereken giderleri izleyen fiyat endeksi.
  2. Vatandaşların geçim gereksinimini karşılayabilmesi için yaptıkları harcamaların toplamı.
  3. Bk. geçinme göstergesi
  4. (en)Cost of living index.

Türetilmiş Kelimeler (bis)

geçinmegeçinme endeksigeçinme göstergesigeçinme ücretigeçinmemekgeçingeçindiren kimsegeçindirmegeçindirmekgeçindirmemekgeçigeçi kabulgeçicigeçici adgeçici adres
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın