geçinme ne demek?
- Geçinmek işi.
- Bk. geçim
- Cost of living.
- Livelihood.
- Living.
- Subsistence.
geçinmek
- Yaşamak için gerekeni sağlamak
- Uzlaşmak, anlaşmak.
- Taslamak
- Kendi gereksinimlerini başkalarından sağlamak
- Ölmek.
- Live.
- Make both ends meet.
- Get along.
- Get along with.
- Getting on with.
geçim
- Geçinme işi, geçinme araçları, geçinme, maişet.
- Anlaşma, uyum.
- Eskiden, düşman silahlarının etkisinden korumak için atlara giydirilen zırh.
- Yaşamak için gerekli araçları sağlama işi. krş.geçim darlığı
- Hlk. Eyer örtüsü.
- Bread and butter.
- Living.
- Bread.
- Livelihood.
- Keep.
geçinme endeksi
- Belirli bir sosyal grubun ortalama yaşama düzeyini sürdürebilmesi için yapması gereken giderleri izleyen fiyat endeksi.
- Vatandaşların geçim gereksinimini karşılayabilmesi için yaptıkları harcamaların toplamı.
- Bk. geçinme göstergesi
- Cost of living index.
geçinme göstergesi
- Eder değişimlerinin geçinme durumu üzerindeki etkilerini görmek amacıyla saptanan oranlamalı sayışımlar.
- Income's index.
- Index de revenu