geçici dışsatım eşyası ne demek?
- Hariçte işleme rejimi kapsamında geçici dışsatıma konu olan eşya.
- Provisional export goods.
geçici
- Çok sürmeyen
- Kısa ve belli bir süre için olan, muvakkat, palyatif, kalıcı karşıtı
- Bulaşan, bulaşıcı.
- Yaya, yoldan veya karşıdan karşıya geçen kimse, yolcu
- Muvakkat. ~ yazım:muvakkat tescîl.
- Interlocutory.
- Temporary.
- Transient.
- Provisional.
- Pro forma.
geçici ad
- Henüz kesinleşmemiş, yalnızca çevrilmekte olan bir filmi belirtmek amacıyla kullanılan ad.
- Provisional title, working title, (ABD) scratch.
- Werktitel, Arbeitstitel, vorlaufiger Titel
- Titre provisoire (de travail)
dışsatım
- Bir ülkeden, çeşitli tecim antlaşmalarına göre dış ülkelere mal satma. bkz. dışalım.
- Bir ülkede üretilen mal ve hizmetlerin diğer ülkelere satılması işlemi.
- Exportation.
- Export.
- Exportation
eşya
- Türlü amaçlarla kullanılan, insan yapısı, taşınabilir cansız nesnelerin bütünü
- Gümrük mevzuatı kapsamında anılan her türlü madde.
- Bk. nesne
- (Şey. C.) (Bu kelime, Türkçede müfret gibi kullanılır.) Ev döşemeye mahsus halı, dolap v.s.
- (Şia. C.) Bölükler, bölümler, kısımlar, neviler, fırkalar, tabakalar, cinsler, çeşitler. Cemaatler, cemiyetler, topluluklar. (Osmanlıca'da yazılışı: eşyâ')
- Goods.
- Belongings.
- Traps.
- Appointments.
- Furniture.
Türetilmiş Kelimeler (bis)
geçicigeçici adgeçici adresgeçici akarsugeçici akımgeçici alındıgeçici anlaşmageçici anormallikgeçici artışgeçici asalakgeçigeçi kabulgeçgeç anlamageç anlamakgeç anlayangeç anlayan kimsedışsatımdışsatım bağışıklığıdışsatım birlikleridışsatım çarpanıdışsatım çiftçisidışsatım çizelgesidışsatım çoğaltanıdışsatım dövizini kullanma hakkıdışsatım etiketidışsatım evidışsaldışsal biriktirimlerdışsal değerdışsal değişkendışsal ekonomik şoklar