geçersiz diye çıkarmak ne demek?
Superannuate
superannuate
- Yaşlılık veya yetersizlik sebebiyle işten çıkarmak, emekliye ayırmak
- Geçersiz diye çıkarmak
- Emekliye ayırmak, emekli etmek, yaş haddinden emekli etmek
geçersiz
- Yürürlükten çıkarılmış, hükümsüz.
Illegal.
Dead.
Invalid.
Null.
Void.
Null and void.
Nugatory.
Without effect.
Insufficient at law.
geçersiz çıkarım
- Sonucu öncüllerinden çıkmayan, başka bir deyişle geçersiz kılıcı kümesi tutarlı olan çıkarım. || Örn. ( ) geçersiz bir çıkarımdır.
Invalid inference.
Inférence non-valable
diye
- Herhangi bir yargıya vararak.
- Niteleyerek.
- Sanarak, diyerek.
That.
So that.
In order to.
Lest.
Saying.
Thinking that.
Called.
çıkarmak
- Birinin veya bir şeyin çıkmasını sağlamak, çıkmasına sebep olmak
- Sonunu getirmek.
- Anlamak, ne olduğunu bilmek, sezmek.
- Bulmak, ortaya koymak.
- Hatırlamak
- Döküntülü hastalığa tutulmak.
- Çok hoşlanmak
- Öfke, hırs, acı vb.nin zararını çektirmek.
Belch.
Dislocate.
Türetilmiş Kelimeler (bis)
geçersizgeçersiz çıkarımgeçersiz delgigeçersiz doktringeçersiz dosya adıgeçersiz dosya kipigeçersiz etiketgeçersiz formülgeçersiz hale getirgeçersiz hale getirmekgeçergeçer akçageçer akçegeçer anlamgeçer değerdiyediye diyediye geçinmekdiye okunmakdiyebilirim ki.diyecekdiyekediyelek aşırılığıdiyelim kidiyensefalondiydiyadiya boyudiya çerçevesidiya ebadı