gaybubet etmek ne demek?
- Ortada görülmez olmak.
- Hazır olmamak.
ortada
- Sonucu belli olmayan (karşılaşma).
- Görünür yerde, göz önünde.
- In the middle.
- In between.
- Exposed.
- Obvious.
- Clear.
- Apparent.
- Evident.
- Evidential.
gaybubet
- Yokluk.
- Hazırda olmayıp başka yerde olma.
- Gayıplık.
- Absence.
gaybubetinde
- Bulunmadığı sırada.
etmek
- Bir işi yapmak
- Bir durumu ortaya çıkarmak.
- "İyi, kötü" zarflarıyla birlikte davranmak.
- Bulmak, erişmek
- Birini bir şeyden yoksun bırakmak.
- Herhangi bir değerde olmak
- Vermek.
- Eşit değer kazanmak.
- Step.
- Say.